Yıl 1986 Yaşım 10 Babam fransada işçi iken peugot fabrikası her yıl başında işçi çocuklarına hediye verirdi. Yılbaşından iki hafta önce fabrikadan babam elinde bir forum kağıdı ile gelir, orada biz çocukların isimleri ve yaşımıza göre seçebileceğimiz oyuncaklar yazılıdır. Sevinç ve heyecanla oyuncağımızı seçer, forumu doldurur ve sabırsızlıkla oyuncakların gelmesini beklerdik. Babam her fabrikadan eve döndüğünde koşarak kapıya çıkar ellerine bakardık ancak her seferinde babamın elleri boş olurdu.. Yılbaşı gelir geçer diğer tüm işçi çocukları arkadaşlarımız hediyelerini alır biz üzüntü ile bakardık. O zamanlar babamın elleri boş gelmesini, onun ihmalkâr oluşuna bağlıyor ve annem de biz de ona kızıyorduk. Büyüyünce anladık meğer babam yılbaşı hıristiyan yortusunu protesto ediyor müslüman ailesini çocuklarını o küfre bulaştırmak istemiyormuş.. Bilmeden eve getirdiği ve abimin bilgisiyle doldurduğunuz o forumu teslim etmez yırtıp atarmış..
Yıl 1992 yaşım 16 Soğuk Yozgatın Devlet Yatılı yurdunda kalıyor, gurbette okula gidiyordum. Ailemden uzakta asli değerlerimden de uzaklaşmışım Demek ki çevreye ayak uydurmuşum. Yılbaşı yaklaşmıştı. Okulda öğrenciler eşleşmiş yek diğerine hediye alacaktı. Ben de o kervana katılmışım. Birine bir hediye almak için para temin ettim. Ellerim cebimde soğuktan üşüyerek dükkân dükkan dolaştım ama ona layık bir hediye, veya kafamdaki o güzel hediyeyi bulamadım. Ve böylece hayatımda bir defa alacak olduğum yılbaşı hediyesi böylece iptal oldu. Belki.. Belli ki Allah beni o haramdan korumuştu.
Yıl 1995 yaşım 19 şimdi İstanbuldayım. Yılbaşı gecesi arkadaşım Iğdırlı Muratla sokaklarda geziyoruz. Medresede hocamız bütün talebeyi sokağa saldı "Bugün yılbaşı içeride böyle oturmak olmaz" dedi. "Kalkın insanlara emri bil maruf edin Allah yoluna davet edin" Biz de arkadaşımla dolmuşlara bindik. Dolmuş hareket etmeye başlayınca ayağa kalkıyor sırayla vaaz etmeye başlıyorduk "Ey insanlar bu yılbaşı gecesi Hristiyanların dini bir günüdür Müslümanların bunu kutlaması bu gece için özel işler yapması Asla Helal olmaz, Allahımız bu işten razı olmaz.." Diyor ve konuşmamız bitince İlk durakta iniyor sonra ters taraftan gelen dolmuşa binip yeniden vaaz ediyorduk..
Sonra nedense aklımıza Beyoğlu geldi. Bu çirkin adetin kaynağı orası dedik. Ve istiklal caddesine geçtik.. insan seliydi adeta.. Sağlı sollu dükkanlardan marjinal solcu komünist marşları çalıyordu.. Caddede bir aşağı bir yukarı yürüdük durduk.. garip bakışlar arasında sarığımız cübbemizle hal ile marufu ilam ettik, Hakka itaati ihsas ettik.. Bu kadar yapabildik..
Isa erdoğan.
Devm edecek inşaAllah
Hocam, Allah sizi, bilip/bilmediğiniz haramlardan korumuş.
YanıtlaSilBütün bunlar, şimdiki ilminize engel olmaması için engellenmiş, belli...
Ve, dolmuşta bile olsa, açık açık, utanma/sıkılma olmadan, insanlara emr-i bil ma'ruf nehiy anil münker yapabilmek çok güzel bir yetenek...
Aslında bu yeteneğe değilde, iman sevgisine/aşkına bakıyor bir nevi...
Bu yaptıklarınız inşaAllah boşa gitmeyecek...
Allah razi olsun hocam
YanıtlaSil