22 Ağustos 2019 Perşembe

Kuranda Kadın Erkek Eşitliği ve Sayılar

Sual: Kurandaki kelime sayıları üzerinden yapılan isimsiz bir çalışmada erkek ile kadın tabirleri aynı miktarda geçtiği söyleniyor. Orada "Kuran'ı kerimde erkek ve kadın eşit oranda, eşit kelimelerle zikrolunmuştur. Yani Kuran'ı kerimde erkek 24 defa kadın da 24 defa zikrolunmuştur. Bu nokta insanı hayrete düşüren ve insanın üzerinde tefekkür etmesi gereken bir noktadır.
Bu nokta Kuran'ı kerimde her konunun eşit olarak beyan olunduğunu göstermektedir." denilmektedir. Bu rakamlar doğru mudur ? Doğru ise bu kadın-erkek eşitliğinin Allah tarafından da kabul edildiği manasına gelir mi ?

Cevap: Allahın Rahman Rahim adıyla

Adı geçen çalışmada verilen rakamları inceledik. Rakamların gerçeği yansıtmadığını tespit ettik.
Namaz 5 kere zikredildi diyor türkçe "namaz" diye arattım 92 çıkıyor. Arapça "الصلاة" diye arattım 61 kere var. Nerede neye göre 5 ?
"Fitne 60 kere geçer" denilmiş. Türkçe fitne: 18, Arapça فتنة sayısı 39 kere geçtiğini tespit ettim
Kadın 24, erkek 24 defa" denilmiş. Benim tespitim (Türkçe arama. Elmalı Hamdi Yazır meali) Kadın 136, Erkek 67 . Hani nerede eşitlik ? Buna bakılırsa kadın erkekten değil eşit, üstün bile !!

Şu bir gerçek ki erkek ve kadın Allah önünde mükellef olmak bakımından eşittir. Ne kadına ne de erkeğe pozitif ayrımcılık yapılmayacak. Sırf erkek veya sırf kadın olduğu için kimse ekstra sevap almayacak. Üstünlük erkeklikte kalınlıkta değil takvadadır. Her erkek ve kadın yaptıklarının karşılığını tastamam alacak ve kimseye bir haksızlık yapılmayacak.

Gelelim eşitlikten modern dünyanın anladığı şeyin Kuranda olup olmadığına.

Kuranın Dili Açısından Erkek-Kadın eşitliği

Kuran Arapça nazil olmuştur ve Arapçada kelimeler eril veya dişil olmaktan hariç değildir. Türkçe öyle değil. Türkçede Ey İnananlar" dediğinizde cinsiyet belirtmeden inanan erkek kadın herkesi kastetmiş olursunuz. Arapçada ise bu tabiri ya müzekker (eril) آمنوا ya da müennes (dişil) siga ile آمن demek durumundasınız ve Kuranda bu tabirlerin neredeyse tamamı erildir. Bu bakımdan sanki Kuran bütünüyle erkeklere hitap ediyor gibidir ancak öyle değil. Çünkü muhatabınız erkekler ve kadınlar birlikte ise kural gereği eril tabirler kullanırsınız ve onunla kadınları da kastetmiş olursunuz. Arapçada buna tağlip kaidesi denilir. Hatta yüz kadın içinde bir erkek olsa bu topluluğa hitap ederken yine eril tabirler kullanmalısınız. Tağlib kaidesi erkeğin kadına galip geleceği gerçeğinden türemiştir.

Görüldüğü üzere Kuranın diline bakıldığında kadın erkek eşitliğinden söz etmemiz mümkün değil. Bu sebeple Asr-ı Saadet hanım efendileri Kuranın erkekleri öncüler gibi görünen dilinden teessür almışlar "bize bir şey yok mu her şey erkekler için mi!" demekten kendilerini alamamışlar.

Bunun üzerine Al-i İmran 195. Ayeti nazil olmuş : Rableri onlara su karşılığı verdi: "Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden, hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet edilenler, savaşanlar ve öldürülenler... Onların günahlarını elbette örteceğim ve Allah katından bir mükafat olmak üzere, onları altından ırmaklar akan Cennetlere de koyacağım. En güzel mükafat Allah katındadır "

Kuranda sosyal statü açısından erkek-kadın eşitliği

Nisa 34 : "Erkekler, kadınlar üzerine idareci ve hakimdirler. Çünkü Allah birini (cihad, imamet, miras gibi işlerde) diğerinden üstün yaratmıştır. Bir de erkekler mallarından (aile fertlerine) harcamaktadırlar. Saliha kadınlar, itaatkar olanlar ve Allah'in korunmasını emrettigi şeyleri kocalarının bulunmadığı zamanlarda da koruyanlardır. Fenalık ve geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince: Önce kendilerine öğüt verin, yataklarından ayrılın. Bunlar da fayda vermezse dövün. Eğer size itaat ederlerse kendilerini incitmeye başka bir bahane aramayın. Çünkü Allah çok yücedir, çok büyüktür."

Bakara 282 : "..Erkeklerinizden hazırda olan iki kişiyi şahit de yapın. Şayet iki tane erkek hazırda yoksa, o zaman doğruluğuna güvendiğiniz şahitlerden bir erkekle iki kadın olsun ki, birisi unutunca, öbürü hatırlarsın.."

Nisa 11 : "Allah size evlatlarınızın miras taksimini şöyle emrediyor: Çocuklarınızda, erkeğe iki kadın payı kadar verin.."

Buyurarak erkeğin yaratılışı kadınınkinden farklı, erkek daha güçlü, aklı daha kuvvetli, daha dirayetli ve metanetli olmasına binaen ictimai görev dağılımının da farklı olacağını beyan etmiştir. Buna göre peygamber olmak, imam olmak, vatanı müdafaa etmek, cihat eri olmak, komutan olmak, idareci olmak, mirasta tam pay almak, şahitliği tam geçerli olmak, aile geçimini sağlamak, ailede reis olmak gibi konularda görev ve sorumluluk erkeğe ait olmakla erkek kadından farklı olmuş eşitlik bu anlamada bozulmuştur

Netice: Eşitlik değil ADALET

Bir çok önemli görev ve sorumluklar görüldüğü gibi erkeğe aittir. En başından kadından peygamber olmamıştır. İslam tarihinde kadından halife, devlet idarecisi, hakim, komutan, imam da olmamıştır.

Ancak bu sorumlulukların erkeğe ait olması aslında erkeği doğrudan üstün kılmaz. Çünkü gaye Allahın rızasıdır. Erkek daha fazla sorumluluk yerine getirerek Allahın rızasına erişecekken kadın daha hafif ve kolay işlerle aynı hedefe ulaşabilmektedir. Bu noktadan bakıldığında ilahi planda pozitif ayrımcılık yine kadından yana olduğu söylenebilir. Ancak hiç bir şekilde sosyal statü ve görev dağılımı konusunda Kuranda erkek kadın eşitliğinden söz edilemez, ayetler ortada. "Efendim o ayetler o zamana hitap ediyordu şimdi kadın gelişti yok evrimleşti..!" gibi laflar Kuranın "Mükemmel İlahi Kitap" sıfatını zedeleyen batıl yaklaşımlardır.

Modern dünyanın anladığı manada erkek-kadın eşitliği ve uydurma kadın hakları Kuranda olmadığı ispat edildi ve aslında bunlara lüzum da yoktur. Kuran eşitlikten değil adaletten yanadır. Çünkü çok kere eşit muamele adil davranış olmayacağı herkesçe bilinir. Erkek güçlü, kadın zayıf ise eşit yük yüklemek kadına iyilik değil, zulüm olacaktır. Bunu tartışmak bile abestir

Esasında modern dünya bunu çok iyi bilir ancak Kurana karşı kasıtlı bir muhalefet güdüldüğünden itiraf etmezler. Bilim adamlarının, muzaffer komutanların, ülke liderlerinin, mucitlerin, rekor sahiplerinin dünya genelinde kahir ekseriyeti erkek olduğu görüldüğünde erkeğin yaratılıştan gelen yeteneklerinin kadından farklı olduğu gün gibi aşikardır.

isa erdoğan
isaerdogan.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder